11. Perşembe Toplantısı: Tüketici Bağlamında Avukatlık Sözleşmesi
11. Perşembe toplantısını 24 Şubat'ta araştırma görevlisi Sena DUMAN'ın sunumu ile gerçekleştirildi. Sunumda bahsedilenelerin kısa özetini aşağıda okuyabilirsiniz. Avukatlık sözleşmesinin tüketici işlemi niteliğinde olup olmadığı tespit edilirken tüketici işleminin şartları üzerinde durulmalıdır. Bu husus, vekalet ücreti alacağı davalarında görevli mahkemenin belirlenmesi noktasında da önemlidir. Yargıtay’ın görüşüne göre avukatlık sözleşmesinde avukat, mesleki faaliyetlerle hareket eden kişi olduğundan sağlayıcı sıfatını haizdir. Ücretsiz olmayan her avukatlık sözleşmesinin konusu, karşı edimi olan ve mal sağlama dışındaki bir edimdir. Dolayısıyla avukatlık sözleşmesinin konusu, TKHK m. 3/d anlamında hizmettir. Avukatlık sözleşmesinin tüketici işlemi niteliğini haiz olup olmadığında belirleyici olan, müvekkilin tüketici sıfatına sahip olup olmadığıdır. Müvekkil, avukatlık sözleşmesi kurulurken mesleki veya ticari olmayan amaçlarla hareket ediyorsa tüketici sıfatına sahip olur; mesleki veya ticari amaçlarla hareket ediyorsa tüketici olarak kabul edilmez. Yargıtayın son içtihatları her ne kadar bu yöndeyse de, avukat ile müvekkili arasındaki ilişkinin hiçbir şekilde tüketici işlemi olarak değerlendirilemeyeceğini ve buna ilişkin uyuşmazlıklarda genel hükümlerin uygulanması gerektiğini öne süren görüşler de mevcuttur.